Yaradana kurban…
Enteresan hayvanlardır tarla fareleri…
Tarlalarda delikler açarak çöreklenirler tarlanın dört bir yanına...
Sanki babalarından kalma gibi sahiplenirler sözüm ona tarlayı…
Kimisi aile düzeni çalışırlar, karı koca, yandan da mahdumları…
Kimileri, dörtlü beşli çete gibi yuvalanırlar tarlanın köşelerinde…
Tarlada da iz bırakırlar, sıçtıkları pislikleriyle…
Hemen anlarsınız, tarlaya farelerin dadandığını bu pislikleri sayesinde…
Tarlayı delik deşik ettikleri yetmezmiş gibi, harmanda da gözleri vardır bu müptezel farelerin…
Harmanı da babasının harmani sanırlar çünkü…
Bazen öyle semirirler ki, aslan sanırlar kendilerini, tarladan çıkar, eve girer, gerçekev sahiplerine, diklenmeye başlarlar bir fiskelik halleriyle…
DNAları insanlara çok benzer…
İki ayaklılarla dört ayaklılar arasında pek fark yoktur aslında bundan dolayı…
İlaçlar, aşılar bunlarda denenir...
Kobay olarak kullanılırlar...
Yani kullanılmaya çok müsaittir tabiatları gereği..
Gün geldiğinde bir kenara atılacaklarını bilmeksizin…
Bir özellikleri de iyi koku alır tarla fareleri...
Avantalı lavantalı işlerin, tarladaki ürünlerin kokusunu kolayca alır bu müptezeller...
Hak hukuk adalet nedir bilmezler, ama hukukçu olmak ister bazıları da başımıza…
Evlerinde kurdukları çilingir sofrasına koydukları humusla, hukuku karıştırırlar kafaları güzelken…
Neyse…
Yakalaması kolaydır ama bu tarla farelerini..
Kurarsın kapanı tarlanın içine, etrafına,
Kendileri yakalanır, kendi ayaklarıyla takılırlar bu kapanlara…
Kartallardan, şahinlerden çok korkar bu tarla fareleri ama…
Tarlanın üstünde uçan bir kartal, tarlaya konan bir şahin gördüklerinde, başlarını çıkaramazlar saklandıkları deliklerinden…
Ta ki kartal dolaşmayı, şahin turlamayı bırakana kadar…
Kartalın da şahinin de derdi bu tarla farelerini yakalamak değildir aslında…
Her ne kadar satranç ustası sansalarda bu tarla fareleri kendilerini,
İleri geri çapraz giden piyonlar olduğunu bilir, kartallar da şahinler de son tahlilde…
Porsuğu yakalamaktır asıl amacı onların...
İyisi kötüsü, safhı safahatı, olmaz çünkü porsuğun…
Porsuk…
En tehlikelidir tarla için de, harman için de..
Porsuk dadandımı tarlaya, ne ekin ne harman bırakır çünkü geride...
Anasını ağlatır tarlanın…
Kurutur tarlayı…
Uzun yıllar geçmesi lazım porsuktan sonra tarlanın yeşermesi, harmanin çoğalması için...
O zaman şöyle yapmak daha mantıklı bence…
Ben birde porsuğu yazayım en iyisi bir dahaki makalemde,
Porsuğun yaptıklarını, tarlaya verdiği zararları anlatayım…
Anyasıyla, Konyasıyla, Dosyasıyla…
- - - - - -