Hacı Fış Fış ismini illaki duymuşsunuzdur, ama kim olduğunu bileniniz çok azdır diye tahmin ediyorum…
600 yıllık Osmanlı’nın gelmiş geçmiş en büyük dalkavuğudur rahmetli…
Yapmış olduğu yalakalıklar, tarihteki yerini pekiştirmiş, kendini yalakaların duayeni haline getirmiştir…
Her daim olmuştur bu dalkavuklar...
Osmanlı yıkılmış, ama dalkavuklar hep var olmuştur memlekette…
En popüler oldukları zamanlarda, iktidarların son dönemleri olmuştur bu Hacı Fışfışların...
Şiirler yazanları, fıkralar anlatanları olduğu gibi, gösteri yapanları da varmış dost meclislerinde…
Cumhuriyet ilan edildikten sonra da her dönemin kendine has Hacı Fışfışları olmuştur hep…
Ama konumuz bizim Beykoz’un Hacı Fışfışları olduğuna göre fazla uzatmadan sadede gelelim…
Yücel başkan zamanında zirve yaptı bunlar Beykozumuzda…
Dalkavukluğun kitabını yazdılar, gazetesini çıkardılar..
Kapabildikleri kadar yer kapma yarışına girdiler belediyenin içinde...
Spor kompleksi verildi büyükşehire, alkışlamaktan elleri patladı…
Burunbahçe tesisleri, korudaki Hasır gitti elimizden şarkılar söylediler yaşa var ol diye…
Nikah sarayı Ümraniye’ye gönderildi, neredeyse nikah tazeleyeceklerdi hanımlarıyla...
Eğitimde sonlara düştük, evlatlarımız uyuşturucu batağında kıvranıyorken, maymuna bakı oynadılar...
Rüşvet aldı gitti başını, üç maymunu oynadılar...
İşsizlik tavan yaptı, nüfus azaldı, kör ebe rolündeydiler..
111 senelik Beykoz Kulübü amatöre düştü, ah bu Zeki Aksu var ya dediler…
Öküz öldü, ortaklık bitti...
Ortada kaldı Beykoz’un Hacı Fış Fışları...
Kimler mi bunlar?
Bakın yerel basının köşelerine, okuyun yazdıklarını...
İzleyin sosyal medyayı ara sıra, inceleyin paylaşımlarını...
Hemen anlarsınız kimlermiş…
Mutfaktan gazete çıkaranlarda var, karanlık odada köşe yazanlarda…
Fazla söze gerek var mı?
Fazlada yapacak bir şeyimiz yok aslında bunlara karşı…
Çünkü bunlar da Beykoz’un yalaka dalkavuk hacı fışfışları…